Kendinizi tanıtır mısınız? Bir kadın olarak Leninist Gerilla Birliklerine katılma süreciniz nasıl gelişti?
Adım Rosa Hevi . Leninist Gerilla Birlikleri'nin kadın savaşçısıyım. Kadına şiddetin her boyutuna yakından tanık olduğum bir evde büyüdüm. Çocukken yeterli bir bilince sahip olmadığım için kadına yönelik şiddeti çözümleyemiyordum, ama öfke biriktiriyordum. Biraz daha büyüdüğümde sorgulamaya başladım. Büyüdükçe şiddete tanık olma durumu yerini şiddete maruz kalmaya bıraktı.
Leninist gençler, genç militanlar devrimci çalışmalarının ağırlığını nereye vermeliler? Bu sorunun yanıtı can alıcı önemdedir. Çünkü, gençlik, yani sadece Leninist gençler değil, bir toplumsal kesim olarak gençlik, ama özellikle de işçi gençlik faşizme, kapitalizme ve emperyalizme karşı birleşik toplumsal devrim mücadelesinin sonucunu belirleyecektir.
Bir devrimin ayak sesleri daha yakından duyuluyor, sayısız belirtisi artık her gün karşımıza çıkıyor. İşçiler ayaklanmadan söz ediyorlar, yoksul kitleler isyan etmekten bahsediyorlar ve bu konular artık sadece fısıltılar halinde değil, açıkça, orta yerde ve herkesin duyabileceği şekilde konuşuluyor.
Türkiye ve Kürdistan işçi sınıfı ve emekçi halklarına,
Halkların Birleşik Devrim Hareketi'nin 12.10.20 tarihinde ilan ettiği devrimci seferberlik sahiplenilmelidir.
Oluşumundan itibaren HBDH'nin Türkiye ve Kürdistan birleşik devriminin merkezi devrimci iradesi olarak kendisini kararlılıkla ortaya koyması gerektiği üzerine vurgu yaptık.
Doğu Akdeniz’de eller tetikte. Doğu Akdeniz, nereye kadar yayılacağı, hangi ülkeleri içine çekeceği önceden kestirilemeyecek bir savaşın eşiğinde.
Bu, bir yağma ve paylaşım savaşıdır. Bu, haksız bir savaştır. Bu savaşın bütün taraflarının sorunu, Doğu Akdeniz’in yeraltı kaynaklarını yağmalamaktır. Sorun, yani savaşın kendisi, hangi devletin bu yağmadan, bu talandan ne kadar büyüklükte pay alacağına karar vermekten kaynaklanıyor.
Devamını oku: Savaşın Eşiğindeki Devletlerin İşçi Sınıfı ve Ezilen Halklarına!
Yerküre halkların, emekçi sınıfların eylem adımlarıyla ve ayaklanmalarıyla sarsılıyor. Dünya ayakta! Bir çağ dönümündeyiz.
Bir yerde başlayan hareket hızla başka yerlere sıçrıyor. Kısa bir durgunluktan sonra yeni hareketlere yol açıyor. Ayaklanmalara büyüyor, gelişiyor. Ve her defasında bir üst seviyeye ulaşıyor yığınlar. Son çeyrek yüzyıldır kesintisiz sürüyor bu sıçrama çağı.
Devrim isteyen iktidara yürümeli. Çünkü bir devrimin ilk, kesin ve tartışmasız işareti egemen sınıfı devirerek önce politik iktidarı hemen arkasından ve bir ölçüde onunla birlikte ekonomik iktidarı ele geçirmektir.
Lübnan Komünist Partisi’nin son çağrısı, bu konuda umutları artırmaya başladı.