(Mar 24, 2024) Açıklamalar Read more...   |    (Kas 25, 2023) Açıklamalar Read more...   |    (Kas 23, 2023) Açıklamalar Read more...   |    (Kas 22, 2023) Açıklamalar Read more...   |    (Eki 09, 2023) Açıklamalar Read more...   |   

Makale Dizini

İnternet

İnternet, tüm dünyayı kapsayan ve milyonlarca bilgisayarı birbirine bağlayan 5.000’ini aşkın bilgisayar ağının toplamıdır. İnternet genel bilgiye eri- şimi destekler ve elektronik posta (elektronik mail), konferans, bildiriler gibi konularda iletişim hizmeleri sağlar.

Bütün bilgi ve servisler, interneti oluşturan çeşitli ağlara dağıtılmıştır ve geçerli bir internet adresi ve fiziksel bağlantısı olan herhanği bir yerden ulaşılabilir durumdadırlar.

Tarihçe Internet’in ortaya çıkısı Amerikan Federal Hükümeti Savunma Bakanlığı’nın araştırma ve geliştirme kolu olan ‘Savunma İleri Düzey Araştırma Projeleri Kurumu’na (DARPA- Defence Advanced Research Project Agency) dayanır. 1969’da askeri araştırma projelerini desteklemek için Savunma Bakanlığı ARPA-NET adında Paket Anahtarlamalı Ağ’ı oluşturmaya başladı. Amaç, sosyalist blokla girişilecek bir savaşta, devlet kurumları ve ordu içindeki haberleşmenin kesintisiz olarak sürmesini güvence altına almaktı.

Bu ağ, ABD’deki üniversite ve araştırma kuruluşlarının değişik tipteki bilgisayarlarını da içererek büyüdü. 1973 yılında, ağ için bir protokol seti geliştirmek amacıyla Stanford Üniversitesi’nde - daha sonra BBN’in ve University College, London’in da dahil olduğu - bir internetworking projesi başlatıldı. 1978’e kadar ‘İletim Kontrol Protokolü’nün (TCP -Transmission Control Protocol) dört uyarlaması geliştirildi ve denendi. 1980’de bu küme sabitleşti ve ARPA-NET’e bağlı bilgisayarlar arasındaki iletişimi kolaylaştırdı. 1983’te tüm ARPA-NET kullanıcıları İletim Kontrol Protokolü/Internet Protokolü (TCP/IP Transmission Control Protocol/Internet Protocol) olarak bilinen yeni protokole geçiş yaptılar. O yıl TCP/IP, ARPANET’i de içeren Savunma Bakanlığı Internet’inde kullanılmak üzere standartlaştırıldı.

ARPANET 1990 Haziranın’da kullanımdan kaldırıldı. Yerini ABD, Avrupa, Japonya ve Pasifik ülkelerinde ticari ve hükümet işletimindeki omurgalar (backbone) aldı.

İşletme ve Servis Sağlayıcı Kuruluşlar Son zamanlara kadar Amerika’da internet’e erişmenin en kolay yolu ya bir üniversitenin ya da bir devlet kurulusunun şemsiyesi altında gerçekleşebiliyordu. Kullanıcılar, ücretsiz veya küçük bir bedel karşılığında anlaşma yaparak, bir adres elde edip internet’e bağlanabiliyorlardı. İnternet’in ağırlığının araştırma ve devlet projelerinden daha geniş ilgi alanlarına kaymasıyla beraber ağ işletmenleri ve servis sağlayıcıları da ticari erişim de dahil olmak üzere internet servislerini sunmaya başladılar.

Örneğin, IBM, MCI Communications Corp. ve Merit Network Inc.’in oluşturduğu Gelişmiş Ağlar ve Servisler (ANS) adındaki bir konsorsiyum, NSFNET omurgası aracılığı ile internet’e bağlanmayı da içeren çeşitli hizmetler sunmaktadır. ABD’deki internet üzerindeki ana omurga olan NSFNET, Ulusal Bilim Vakfı tarafından kurulmuştur.

NSFNET’e bir geçit yoluyla ( buna gateway denir) bağlanmak isteyen bölgesel ve devlet ağları, üniversitelerin veri tabanlarına erişmek isteyen bilgi sağlayıcıları ve firmalar ANS’nin müşterileri arasında yer alır.

Türkiye’de TR-NET (Türkiye Internet Çalışma Grubu) TUBITAK ve ODTÜ’deki merkezlerinden Internet servisini tüm Türkiye ye vermektedir. Ve onlarda müşterisi oldukları ANS gibi kuruluşlar vasıtasıyla Amerika internet ağının ana omurgası olan NSFNET bağlanarak en geniş veri tabanına erişmiş olurlar.

Demek ki internet denilen olgu, en kaba haliyle söylersek;

1- Kablolar yardımıyla dünyanın her yerindeki bilgisayarların bir biriyle bağlantılı hale getirilmesi olayıdır.

2- Bu sayede dünyanın öbür ucundaki bir kişinin kurduğu bir sitedeki verilere veya bu siteler yardımıyla arkadaşımıza bir tıklama ile ulaşabilmemizdir. Demek ki internet dünyasında ki ikinci önemli olgu, çeşitli hizmetler sunan web siteleridir.

Web sitesi demek, en basit haliyle, bir kişinin kendine ait verileri-dosyaları vb.lerini internet yoluyla internete baglanan tüm bilgisayar kullanıcılarıyla 24 saat boyunca paylaşmasıdır. Bunu yapmak isteyen kişi isterse evindeki bilgisayarı bu iş için kullanabileceği gibi isterse bu hizmeti veren kurumlardan da yararlanabilir.

Evden bu işi yapmak, bir çok teknik sorun nedeniyle hemen hemen hiç tercih edilmez. Ve bu hizmeti veren kurumlardan yararlanılır. Bu ticari kurumlar, kendi bilgisayarlarındaki harddiskten istediğiniz kadarını size kiralarlar ve siz bu alana paylaşmak istediğiniz dosyalarınızı yüklersiniz yani web sitenizi kurarsınız. Şirketlerin kullandıkları bu bilgisayarlara web server-web sunucusu denilir.

Bu serverler-sunucular, bu iş için özel olarak üretilmiş, internet omurgasına çok hızlı bağlantısı olan, yüzlerce kullanıcıya aynı anda hizmet verebilen bilgisayarlardır. Bilgisayarınızda bilgilerinizi depoladığınız hard diskin kapasitesinden alabildiğince büyük hard disklerle ve çok daha hızlı çalışan bilgisayarlardır kabaca. İşte bizlerin oluşturduğu ve tüm internet kullanıcılarıyla paylaşmak istediğimiz

dosyaları- web sitelerini içlerinde barındırırlar ve internet kullanıcılarının erişimine sunarlar.

Site kurmak isteyen herkes bu arazi-server sahiplerine gidiyor ve benim şu kadar alana ihtiyacım var diyip istediği kadar alanı onlardan kiralıyor.

Ve ardından sitesini kiraladığı alana inşa etmeye başlıyor. Yani, sizin bir tıklamayla gördügünüz sitelerdeki tüm veriler sanal alemde başı boş dolanan şeyler olmayıp, aynı kendi bilgisayarında çeşitli bilgilerin kayıtlı olması gibi bir serverda kayıtlıdır. Siz nasıl ki bilgisayarınızda bir şeye bakmak istediğinizde üzerine gidip tıklıyorsanız; internetteki her WEB SERVER tıklamanızda aslında bu dosyaların kayıtlı olduğu servera yaptığınız bir tıklama oluyor. Yani bir nevi internet aracılıyla başkasının bilgisayarına bağlanıp onun bilgisayarındaki bilgilere bakmış oluyorsunuz.

İnternette Her Şey Kayıt Altına Alınır

Eğer site kurmak istiyorsanız büyük arazi sahiplerine gidip siteniz için belli bir alanı kiralamanız gerektiğini söylemiştik. İşte o alanı kiraladığınız andan itibaren hem karmaşık hemde çok basit bir süreç başlamış olur.

Arazi-server sahibi, ben size bu alanı kiraya verdim ama bu alan üzerinde ne olup bittiğini de bilmek isterim der ve sitenize gelip giden herkesin bilgisini ve ne yaptığını da (hangi işletim sisteminin hangi versiyonunu kullandığı, hangi web tarayıcısını ve versiyonunu kullandığı, ıp numarası, ve en önemlisi ziyaretçinin bilgisayarındaki wirles kartının mac numarası, hangi saatte bağlandığı, hangi sayfalara bakıldığı, hangi sayfaya ne kadar bakıldığı, siteye üye olmuşsa şifresi, mail adresi vs.) not etmeye başlar. (Söylemeye gerek yok siteye ait en ufak detaya kadar her şey zaten onun arazisi-serveri-harddiski üzerine kurulduğu için, onun serverına zaten kaydedilir.)

Bu not etme işlemi aslında arazi-server sahibinin isteğinden kısmen bağımsızdır.

Yazımızın en başında, bilgisayarda yaptığınız her işlem sizin isteminizden bağımsız olarak harddiskinize kayıt edilir demiştik. Serverlarda kabaca devasa harddisk olduklarına göre, sadece server sahibi istediği için değil eşyanın tabiatı gereği kendi üzerinde yapılan her şeyi not edecektir. Site sahibide, o siteyi ziyaret edenlerde bu server üzerinde işlem yapmış olduğuna göre, yaptıkları her şeyin kaydedilmesi elbette kaçınılmazdır. Ama iş bunla sınırlı değildir tabi.

Login Form