(Mar 24, 2024) Açıklamalar Read more...   |    (Kas 25, 2023) Açıklamalar Read more...   |    (Kas 23, 2023) Açıklamalar Read more...   |    (Kas 22, 2023) Açıklamalar Read more...   |    (Eki 09, 2023) Açıklamalar Read more...   |   

Makale Dizini

 

II -Emperyalizm, Kapitalizmin Çürüme Ve Asalaklık Aşaması

Üretimin yoğunlaşması ve sermayenin merkezileşmesinin belli bir gelişim aşamasında ortaya çıkan emperyalizm, ekonomik ve toplumsal yapıda yeni ve yüksek bir düzene geçişi başlattı. Emperyalizm, kapitalizmin tüm hareket yasalarını ve çelişkilerini Öne çıkarttı. Kapitalizmin serbest rekabet ve sanayii sermayesinin egemenlik dönem, yerini tekelciliğe ve finans- kapitalin egemenliğine bıraktı. Tekeller, içinden çıktıkları serbest rekabeti ortadan kaldırmaz, onun üstünde ve yanında varolur; böylece, son derece ağır, köklü bir dizi çelişki, sürtüşme ve çatışma ortaya çıkar. .

Kapitalist gelişimin genel eşitsizliğini uç noktalara vardıran finans - kapital, paylaşılmış olan dünyanın yeniden paylaşılmasını gündeme getirir. Sömürgeleri ekonomik bağımlılık yoluyla, en güçlü emperyalist devletlerin egemenliğine alma girişimi bir dizi çatışma ve sıcak savaşa yol açtı.

Büyük ve güçlü finans - kapital devletlerinin, dünyanın yeniden paylaşılması amacıyla başlattıkları 1 Dünya Emperyalist Savaşı, kapitalizmin genel bunalımının sürekli ve kalıcı hale gelmesine yol açtı.

Emperyalizmin sermaye ihracı sonucu, kapitalizm tüm dünyada derinlemesine ve genişlemesine yaygınlaşarak; dünya, bir tarafta emperyalist, sömürücü, baskıcı, egemen devletlere ve öte yanda ezilen, sömürülen ve kölelik altındaki uluslara bölünmüştür. Emperyalizm, dünyanın büyük bir kesimini sömürüp, soyarak asalak duruma gelmiş ve tüm topluma asalaklık damgası vurmuştur.

Finans - kapital, sömürgelerden elde ettiği aşırı karların bir kısmını kendi proletaryasının üst tabakasına (aristokrat tabakaya) vererek, onları kendi toplumsal tabanı durumuna getirmiştir.

Tekelci sermayenin, politik olarak her planda gericilik eğilimi, kendini en somut olarak finans- kapital oligarşisinin devlet iktidarında bulur. Emperyalizmin gericilik eğilimi tekelci devlet kapitalizmi koşullarında, Almanya, İtalya ve daha bir çok ülkede, faşist devlet biçimlenmesini göstermiştir.

Büyük bir gelişim gösteren bilimsel teknik devrim, üretimin toplumsallaşma sürecini hızlandırmakta, tekelciliğin egemenlik koşullarında, toplumsal eşitsizlik büyümekte, kapitalizmin temel çelişkilerini daha boyutlu olarak yeniden öne çıkarmaktadır. Çürüme ve asalaklık süreci derinleşmektedir.

Kapitalist anlamda üretimin toplumsal niteliğini en üst düzeye çıkartan emperyalizm sosyalizmin maddi ön koşullarını tam anlamıyla olgunlaştırmaktadır. Emperyalizm, kapitalizmin çöküş aşaması sosyalizmin de ön belirtisidir .

Kapitalist üretimin hareket yasaları sonucu sermayenin merkezileşmesi dev boyutlara ulaşmıştır. Dev boyutlarda merkezileşen sermaye kapitalist üretimin gerçek engeli haline gelmiştir. Böylece, derin ve kalıcı bir bunalım içindeki emperyalizm, bu durumdan çıkış için baskı ve sömürü altında tuttuğu bağımlı ülkelere karşı tam ilhak politikasına yönelmiştir. Emperyalizm, tam ilhak politikasıyla, bağımlı ülkelerin ekonomisini kendine katmayı amaçlamaktadır.

Dünya işçi sınıfı, diğer emekçi sınıflar ve ezilen halklar emperyalizmin sömürüyü artırmasına, yaşamı katlanılmaz hale getirmesine, kapitalizm tarafından açlık ve sefalete sürüklenmelerine karşı “ayaklanmalar yüzyılı”nı başlattılar. Kapitalist üretimin tarihsel sınırlarına gelip dayanmasıyla birlikte “ayaklanmalar yüzyılı”nı başlatan insanlık da tarihsel gelişmenin “yeni evresi”ne girdi. Böylece bütün bir tarihsel dönemi kapsayacak ve kapitalizmden komünizme geçişi sıçramalar halinde gerçekleştirecek toplumsal devrimler çağı başladı. Eski dünya çökerken onun yıkıntıları üzerinde yeni bir dünya doğuyor.

 

III-Kapitalizmden Komünizme Geçiş Çağı

1917'de Rusya'da gerçekleşen Büyük Ekim Sosyalist Devrimi ve proletarya diktatörlüğÜnün kurulmasıyla birlikte, dünya çapında, kapitalizmden komünizme geçiş çağı başlamış oldu. Yeni dÜnya koşullarında emperyalistler arası çelişkilerin keskinleşmesi sömürge ve yeni sömürgelerde kitlelerin devrimci ayaklanmaları, kapitalist ülkelerdeki proleter eylemlerin hızlanması ve sosyalizmin güçlerinin önemli etkisiyle daha da yükselen ve boyutlanan dünya çapındaki devrim mücadelesi kapitalist sistemi kökünden sarstı. Burjuvazi ile mücadelesinde proletarya yeni dayanaklar elde etti.

Sovyetler Birliği'nin belirleyiciliği ile emperyalist II.Dünya Savaşı'nın sona ermesi ve faşizmin Avrupa'da yıkılması sonucu, Doğu Avrupa'da bir dizi ülkede gerçekleşen toplumsal devrimlerle, Halk Demokrasili iktidarların kurulması ve sosyalizme yönelmesiyle birlikte, sosyalizm, bir sisteme dönüştü. Sosyalist sistemin gelişimi ile birlikte, kapitalizmin genel bunalımı ve yıkıcı çelişkileri giderek daha da boyutlandı. Kapitalist dünya sistemi kesin bir yıkımla yüz yüze gelirken; burjuvazi de, tarihi inisiyatifini bir daha kazanmamak üzere yitirdi.

Sovyetler Birliği, Doğu Avrupa, Çin, Küba, Vietnam, Kore proletaryası ve ezilen halklarının sosyalizm yoluna girmesi, sömürge ve yeni sömürgelerdeki ulusal ve sınıfsal kurtuluş mücadelelerine ivme kattı. Sömürgelerdeki halk kitleleri zincirlerinden boşanarak, sömürgecilik sisteminin çökmesine yol açtı. Ekonomik bağımlılık temeline dayanan, emperyalizmin yeni sömürgecilik ilişkileri içindeki ülkelerde proletaryanın ve ezilen halk kitlelerinin devrimci mücadelesinin yaygınlaşması ile birlikte yeni sömürgecilik zinciri de parçalanıyor.

Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupa'da yaşanan pratik gelişmeler gösteriyor ki, .uzunca bir dönemin tümünü kapsayan, kapitalizmden komünizme geçiş süreci boyunca eski kapitalist dünyanın sömürücü güçleri, eskiyi geri getirme girişiminden vazgeçmezler. Proletarya, geçiş için zorunlu bir ön şart olan proletarya diktatörlüğünü bu dönemin tümü boyunca sürdürmeli ve güçlendirmelidir.

Proleter devrimler çağı sürüyor. Şimdiye kadar sosyalizme geçişin çeşitli ve zengin biçimleri ortaya çıktı, başka başka ülkelerde kitleler, bunun yeni örneklerini ortaya koyacaklardır. Kapitalizmden sosyalizme geçiş, hangi biçimi alırsa alsın, bu geçiş ancak bir devrimle mümkün olabilir.

 

Login Form